ANKARA (İGFA) - Ankara son yılların insan sağlığı açısından en önemli krizinin eşiğine geldi. 1998 yılında faaliyete geçen Tatlar Atıksu Arıtma Tesisi, son yıllarda kapasitesinin üzerinde çalışmaya başladı. Tesiste yapılması gereken kapasite artırım çalışmaları ihmal edildi. Tesise gelen atıksuların bir kısmı kapasite yetersizliği nedeniyle arıtılmadan Ankara Çayı’na deşarj edilmek zorunda kaldı.
Ankara Çayı’na deşarj edilmek zorunda kalınan atıksuların Ankara ile beraber Sakarya Nehri’nden İstanbul’a ulaşması nedeniyle iki kentte sağlık sorunları oluşturduğu belirlendi.
BAKANLIK TUTANAK TUTTU, VALİLİK “2023 SONUNA KADAR BİTİRİN” DEDİ
Tatlar Atıksu Arıtma Tesisi ile ilgili Çevre ve Şehircilik Bakanlığı 2016 yılında tutanak tuttu. Denetim sonuçlarının yer aldığı tutanakta “Tesis kapasitesi yeterli değil. Atıksu Ankara Çayı’na karışıyor ifadeleri yer aldı.
Bunun üzerine 2017 yılında ASKİ yönetimi, kapasite artışı projesinin hazırlanması için karar aldı ama bu karar uygulamaya konulmadı.
Ankara Valiliği ise 23 Mart 2018 yılında Ankara Büyükşehir Belediyesine yazı yazarak kapasite artırımının en geç 23 Aralık 2023 tarihinde yerine getirilmesi gerektiğini belirtti.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığının Atık Su Arıtımı Eylem Planı’nda (2017-2023) Sakarya Nehri'nin, özellikle onu besleyen önemli çaylardan Porsuk Çayı ve Ankara Çayı'ndaki kirlilik nedeniyle, farklı parametreler açısından kirli ya da çok kirli su kalitesine sahip olduğu belirtildi.
ODTÜ’nün ve Türkiye Su Enstitüsünün hazırladığı raporlarda ise sağlığı tehdit ettiği gerekçesiyle proje yatırım ihtiyacının son derece açık ve tartışılması mümkün olmayan bir gerçek olduğu vurgulandı.
CUMHURBAŞKANLIĞI TARAFINDAN ONAYLANMASINA RAĞMEN “RET”
Ankara ile İstanbul’un sağlık sorunu haline gelen ve kapasite aşımı yaşayan Tatlar Arıtma Tesisi için İyileştirme Projesi hazırlandı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından projenin ÇED Raporu onaylandı ve proje Cumhurbaşkanlığına sunuldu. Cumhurbaşkanının onayıyla birlikte Tatlar Atıksu Arıtma Tesisi İyileştirme Projesi 2023 Cumhurbaşkanlığı Yatırım Programı’na alındı.
MHP’li Meclis Üyesi Mustafa Ünver de, Tatlar Atıksu Arıtma Tesisi’nin kapasitesinin yetersiz olduğu ve çevre kirliliği oluşturduğu gerekçesiyle bir an önce yapılması için ABB Meclisi’ne soru önergesi verdi.
Ankara Büyükşehir Belediyesi, halk sağlığı için derhal harekete geçerek uygun koşullarda finansman temini için dış kaynaklı kredi buldu. Kredi talebi ABB Meclisi’nde AK Parti ve MHP oylarıyla reddedildi.
Böylece Cumhurbaşkanı tarafından onaylanan ve yatırım programına alan projenin kredisi reddedilirken, insan sağlığı için derhal uygulanması gereken proje durduruldu.
KASTEN ÇEVRE KİRLİLİĞİNE SEBEP OLMAKTAN SORUMLULARA CEZA GELEBİLİR
Tatlar Arıtma Tesisi için İyileştirme Projesinin hayata geçirilememesi halinde, sorumlular hakkında cezai işlem uygulanma ihtimali olduğu belirtiliyor.
Çevre Kanunu gereğince, uygun şekilde arıtma yapmayanlar veya gerekli iyileştirmeleri süresi içinde yapmayanlar hakkında idari ceza uygulanıyor. Ayrıca Türk Ceza Kanunu’na göre çevreyi kasten kirletenler hakkında altı aydan iki yıla kadar hapis cezası verilebiliyor.
“SİZ İNSAN SAĞLIĞINI, İNSAN HAYATINI DÜŞÜNMEZ MİSİNİZ?”
Tatlar Arıtma Tesisi İyileştirme Projesi ile ilgili Dikmen Vadisi Son Etap Projeleri Tanıtım ve Temel Atma Töreni’nde önemli açıklamalarda bulunan Yavaş, büyük bir çevre felaketi ile karşı karşıya olunduğuna dikkat çekerek şunları söyledi:
“Tatlar Arıtma Sistemi var Ankara’nın bütün atık suları oraya gider. Orada arıtılır. 2010 yılında bir rapor hazırlanmış. Diyor ki; ‘Buranın kapasitesi 971 bin metreküp olması gerekiyor ancak 765 bin metreküp olarak hizmet vermektedir.’ Arıtılamayan su Ankara Çayı’na karışıyor. Çiftçiler buradan sulama yapıyor. Bu su Sakarya üzerinden İstanbul’a gidiyor. Bizi engellemek için reddediyorsunuz ama Sayın Cumhurbaşkanımızın torunları da aynı sudan içiyor. ‘Burası tam 30 milyon nüfusu etkiliyor’ diye mecliste konuşmalar yaptık. 23 Mart 2018 tarihinde ‘En geç 23 Aralık 2023 tarihine kadar Tatlar Arıtma Sitemi’nin kapasite yetersizliği ortadan kaldırılmalı’ diye Ankara Valiliğinin yazısı var. Çevre Bakanlığının kestiği cezalar var, niye arıtmıyorsunuz diye. Bunun üzerine yurt dışı kredilerle görüştük. Sayın Cumhurbaşkanına durum arz edildi ve bu yılın yatırım programına alındı. Cumhurbaşkanının yatırım programına aldığı bu proje ile ilgili Belediye Meclisinden 270 milyon Dolar’lık anlaşmanın yapılması için yetki istedik. Reddettiler. Büyük bir çevre felaketiyle karşı karşıyayız. Siz insan sağlığını, insan hayatını düşünmez misiniz? Bu mudur belediyecilik!”