Sosyal Medya Bağımlılığı ve Psikolojik Etkileri: Teknolojinin İnsan İlişkilerine Etkisi
Sosyal Medya Kullanımının Psikolojik Etkileri: Teknolojinin İnsan İlişkilerine Etkisi
Son on yıl içinde teknolojinin hızlı gelişimi, günlük yaşamımızın merkezine akıllı telefonları ve sosyal medya platformlarını yerleştirdi. Bu değişim, kullanıcıların sosyal medya bağımlılığını artırarak, yeni nesil sosyal medya ağlarının ortaya çıkmasına neden oldu. Özellikle gençler, teknolojiye bağımlılık konusunda risk altındadır.
Montreal Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Psikoeğitim Okulu'ndan Profesör Linda S. Pagani'ye göre, insanoğlunun sosyal medya platformlarına yönelmesi, sosyalleşme içgüdüsünün bir sonucudur. Ancak, bu eğilim aynı zamanda bağımlılığın kapısını aralar. Sosyal medya platformları, kullanıcıların sürekli olarak içerik üretmesini, etkileşimde bulunmasını ve bağlılık kurmasını sağlamak üzere tasarlanmıştır. Bildirimler, akışlar ve "sonsuz kaydırma" tasarımı, kullanıcıların dikkatini sürekli olarak platformlarda tutmayı hedefler.
Sosyal medya kullanımı, gün geçtikçe artarken, 2013'te günde ortalama 1 saat 37 dakika olan sosyal medya kullanım süresi, 2023 yılı itibariyle 2 saat 31 dakikaya yükseldi. We Are Social 2023 Küresel Geniş Bakış Raporu'na göre, kullanıcılar en çok YouTube, Facebook, WhatsApp, Instagram ve TikTok gibi uygulamalarda zaman harcıyor.
Ancak, aşırı sosyal medya kullanımının psikolojik etkileri endişe vericidir. Araştırmalar, telefonlarını sürekli elden düşürmeyen kişilerin daha depresif ve üzgün olduğunu gösteriyor. Özellikle ergenlik dönemindeki gençler, bu dönemlerinde sosyal medya bağımlılığına daha yatkındır. Gerçek insanlarla etkileşim yerine sanal ilişkilere bağımlılık, insanları daha fazla izole hale getirir.
Sonuç olarak, teknolojinin ilerlemesiyle birlikte sosyal medya bağımlılığı artmış ve bu da psikolojik sorunlara yol açmıştır. İnsanların daha iyi hissetmek için akıllı telefonlarıyla sosyal medyaya yöneldiği, ancak bu eylemin daha fazla izolasyon ve psikolojik rahatsızlıklara yol açtığı bir gerçektir. Gerçek dünya ilişkileri, sanal dünya ilişkilerine tercih edilmelidir, çünkü insanoğlu gerçek insanlarla etkileşim kurmaya ihtiyaç duyar.
Editör : Hakan Sert
