Hava Durumu

#Vatandaş

Haberin Analizi - Vatandaş haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Vatandaş haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Pazar esnafı ve vatandaş arasındaki fiyat savaşı: Haber

Pazar esnafı ve vatandaş arasındaki fiyat savaşı: "40 bin borçlandım"

BURSA / GÜLSÜN ARSLAN  Fiyatların yükselmesiyle birlikte alışveriş yapan vatandaşlar da daha az ürün almaya başlıyor, bu da esnafın gelirini olumsuz yönde etkiliyor. Esnafın dertli olduğu gibi, vatandaşlar da pahalılık nedeniyle şikayetçi. Özellikle patates satışı yapan bir kadın esnaf, patatesleri 13 liradan alıp 16 liraya satmasına rağmen, vatandaşların çıkarcılıkla suçlamasıyla karşı karşıya kalıyor. Esnaf, gerçekte ne çıkarlarının olduğunu sorgulayarak, ailesini geçindirmek için pazarda mücadele ettiğini belirtiyor. Yaşadığı sıkıntıları şu sözlerle ifade ediyor: "Pazarda patates satıyorum ve işlerimiz hiç iyi gitmiyor. Patatesleri 13 liradan alıp 16 liraya satıyorum, ancak insanlar bize çıkarcı diyor. Gerçekte ne çıkarımız var, ne menfaatimiz? Sekiz yaşındaki çocuğumu pazarlarda büyüttüm, ancak bana 'esnaf teröristtir' diyorlar. Bu suçlamaları hak etmiyoruz. Millet bize sitem ediyor, ama biz sadece geçim mücadelesi veriyoruz." ESKİDEN BES KİLO ALANLAR ŞİMDİ ZORLANIYOR  Cumhurbaşkanı'nın da destek bekleniyor ancak esnaf, asgari ücretin 17 bin lira olarak açıklanmasına rağmen, artan diğer yaşam maliyetleri nedeniyle dar gelirli vatandaşların düzgün alışveriş yapamadığını vurguluyor. Bazı müşteriler, artan fiyatlar nedeniyle alışverişlerini kısıtlamak zorunda kalıyor. Pazar esnafı, sadece geçim mücadelesi verdiğini ve biriktirecek bir kuruşu olmadığını ifade ediyor. Bu zor koşullarda toptancılara olan borcunun 40 milyara ulaştığını belirten esnaf, "Bir kuruş biriktiremiyoruz. Hatta bu ay için toptancılara 40 bin borçlandım. Hamallık yapmaktan başka bir şey değil. Sadece karnımızı doyurabiliyoruz. Bu koşullarda gerçekten kazançlı mıyım, sizce?" diyor. Sadece karnını doyurabildiğini ve bu şartlarda gerçekten kazançlı olup olmadığını sorguluyor. Artan maliyetler ve düşen alım gücüyle birlikte hem esnaf hem de vatandaş zor durumda kaldığını ifade ediyor.

Bursa'da akıl almaz dolandırıcılık! Haber

Bursa'da akıl almaz dolandırıcılık!

Bursa’da yaşayan Meliha Doğan telefonuna gelen mesajla şaşkınlık yaşadı. Telefonuna gelen “Dondurma kazandınız” mesajını görünce metnin altındaki linke tıklayan Meliha Doğan hayatının şokunu yaşadı. Doğan’ın telefonundaki bilgileri kopyalayan dolandırıcılar, banka hesabında bulunan 42 bin doların 22 bin dolarını kendi hesaplarına aktardı. Banka hesabındaki parasının 2 kez 10 bin 2 kez de biner dolar olmak üzere 4 seferde başka hesaba aktarıldığını fark eden Doğan başına gelenleri eşi Nazif Doğan’a anlattı. Yaşlı çift bankaya giderek hesabında kalan paraya bloke koydurdu. Daha sonra Bursa Adalet Sarayı’nın yolunu tutan ikili savcılığa giderek dolandırıcılar hakkında suç duyurusunda bulundu.  “Dondurma kazandık diye tıklamış gece paramızı çekmişler”  Eşinin kampanyalı mesajlara tıklaması sonrası gece yarısı bankadan paralarının çekildiğini belirten Nazif Doğan, “Yıllardır birikimimiz olan parayı dolandırıcılar başka bir bankaya aktarıp 22 bin dolar paramı çalmışlar. Eşime kampanyalı dondurma mesajı geliyor, o da tıklıyor. Bütün bilgileri kopyaladıktan sonra paramızı bankadan başka bir hesaba aktarmışlar. "Dondurma kazandık" diye tıklamış. Gece paramızı çekmişler. Cumhuriyet Başsavcılığı'na dilekçe verdik. Savcılık banka hesaplarımıza bloke koydu. 40 - 50 bin dolar civarı paramız vardı. Paranın tamamını çekmeye çalışmışlar ama fark edip bloke koyduğumuz için çekememişler” şeklinde konuştu.  "Engelli çocuğuma ev alacaktım"  Hesabındaki parayla engelli çocuğuna ev almayı hayal ettiğini söyleyen baba Nazif Doğan, "O parayla engeli çocuğuma ev alacaktım, onun rızkıydı. Parayı alanlar geri getirsin" dedi.

Apartman yöneticilerine kötü haber Haber

Apartman yöneticilerine kötü haber

Tam 7 senedir kapıcı olarak çalıştığı siteden kovulan kapıcı M.S., İş Mahkemesi'nin yolunu tuttu. Davacı kapıcı, sigortasız çalıştırıldığını, kıdem ve ihbar tazminatları ile ücret, fazla çalışma, yıllık izin, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ve asgari geçim indirimi alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etti. Davalı apartman yöneticisi M.S.U. da davacının işten ayrıldığını, davacıya bir kısım tazminat ödenmesi konusunda anlaşıldığını ve bir miktar ödeme yapıldığını dile getirdi. Bir süre sonra Site Yönetiminin duyulan ihtiyaç üzerine tekrar işçi alımı yapmak için iş başvurularını kabul etmeye başladığını, bu durumu haber alan davacının yeniden iş başvurusunda bulunacağını söyleyerek araması üzerine işyerine davet edildiğini ancak davacının SGK’ya şikâyette bulunduğunu ve işyerinde sigortasız çalışıyor gibi tutanak tutturduğunu öne sürdü. Bu nedenle tazminatın geri kalanın ödenmediğini, fazla çalışmasının bulunmadığını, diğer alacak taleplerinin haksız olduğunu beyanla davanın reddini istedi.  Mahkeme, kapıcıların apartman yöneticisine karşı da dava açılabileceği ancak bu hâlde hükmün yönetici hakkında değil kat malikleri hakkında kurulması gerektiğine dikkat çekti. Davacının talep konusu işçilik alacaklarının ödendiğini ispata yönelik davalı işverence herhangi bir delil sunulmadığı, feshe ilişkin ispat yükü üzerinde olan davalının feshin geçerli yahut haklı bir sebebe dayandığını ispat edemediği gerekçe gösterilerek davanın kısmen kabulüne karar verildi. Kararı davalı site yönetimi kararı istinafa götürdü. Böjlge Adliye Mahkemesi, mahkemenin mevcut şekilde karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğundan bahisle İş Mahkemesi kararını ortadan kaldırdı.  Kararı davacı temyiz edince devreye Yargıtay 9. Hukuk Dairesi girdi. Yöneticinin, iş kanunları ve Yönetmelik’in uygulanması yönüyle işveren temsilcisi olduğunun vurgulandığı Yargıtay kararında; iş hukuku anlamında ortaya çıkabilecek idari ve yargısal uyuşmazlıklarda yöneticinin işvereni temsil edeceği hatırlatıldı. Kararda şöyle denildi: "Bu itibarla, kapıcının işveren hakkında açabileceği davanın kat maliki ya da maliklerine karşı açılması gerekmekte ise de Yönetmelik’ten doğan bu temsil yetkisine göre davanın doğrudan yönetici hasım gösterilerek açılması da mümkündür. Ancak bu hâlde dahi hükmün doğrudan yönetici hakkında kurulması doğru değildir. Mahkemece kat maliki ya da malikleri adına yönetici hakkında karar verilmesi gerekir. Somut uyuşmazlıkta davacının, işçilik alacaklarına ilişkin dava şartı arabuluculuk başvurusunda kat maliki M. S. ‘nu taraf gösterdiği, arabuluculuk görüşmelerinin davacı ile kat maliki M. S. arasında yapıldığı ancak davacının konut kapıcısı olarak çalıştığını ileri sürdüğü taşınmazın tek malikinin M. S. olmadığı ortadadır. 33 bağımsız bölümden oluşan söz konusu taşınmazın 15 bağımsız bölümünün M. S. ‘na ait olduğu, davacı ile kat maliki M. S. arasında yapılan arabuluculuk görüşmelerinin anlaşamama ile sonuçlanması üzerine site yönetimi aleyhine husumet yöneltilerek dava açıldığı, kat maliki M. S. tarafından davalı yönetim adına davaya cevap dilekçesi verilmiş ise de karar defterine göre davacının çalıştığı taşınmazın yöneticisinin dava dışı M. S.U. olduğu anlaşılmıştır. Ayrıca 634 sayılı Kanun’un 20 nci maddesinin (a) bendi dikkate alındığında dava konusu alacaklardan kat maliklerinin eşit olarak sorumlu olması gerektiği sabittir. Ancak 634 sayılı Kanun’un 1 inci maddesinde kat malikinin; bağımsız bölümler üzerinde kurulan mülkiyet hakkına sahip olanlar şeklinde tanımlandığı ve kat mülkiyetine konu taşınmazdaki bağımsız bölümlerden her birinin ayrı ayrı el birliği ve paylı mülkiyete konu olabileceği düşünüldüğünde eşit sorumluluğun her bir bağımsız bölüm yönünden bulunduğu hususu gözden kaçırılmamalıdır. Açıklanan sebeplerle; temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir."

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.